yeşil başlı gövel ördek hikayesi

Site De Rencontres Avec Des Hommes Riches. admin 8 Eylül 2010 Yeşil Başlı Gövel Ördek Karacaoğlan-Kazım Birlik Yeşil Başlı Gövel Ördek Uçar Gider Göle Karşı Eğricesin Tel Tel Etmiş Açar Gider Yare Karşı Telli Turnam Sökün Gelir İnci Mercan Yükün Gelir Elvan Elvan Kokun Gelir Yar Oturmuş Yele Karşı Şahinim Var Bazlarım Var Tel Alışkın Sazlarım Var Yare Gizli Sözlerim Var Diyemiyom Ele Karşı Telli Turnam […] A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z Yörelere göre türküler Türküler Yazan Katip Kara Yazmış Yazımı Yöre Rumeli TRT Repertuar No 01813 Kaynak Kişi Halil İbrahim Mısırlı Derleyen Muzaffer Sarısözen Notaya Alan Muzaffer Sarısözen türkü sözü türkü notası albüm Yazı Yazdım Sokuya Yöre Amasya / Merzifon TRT Repertuar No 01870 Kaynak Kişi Kazım Aygül Derleyen Ankara Devlet Konservatuarı Notaya Alan Ateş Köyoğlu türkü sözü türkü notası albüm Yazımı Kışa Çevirdin Söz Aşık Kerem Notaya Alan Mehmet Özbek türkü sözü türkü notası albüm Yazın Çiçeği Güldür Yöre Kıbrıs TRT Repertuar No 01147 Kaynak Kişi Ekrem Yeşilada Derleyen Muzaffer Sarısözen Notaya Alan Muzaffer Sarısözen türkü sözü türkü notası albüm Yazın Yağar Kar Başıma Söz Osman Nebioğlu Müzik Nurullah Akçayır türkü sözü albüm Yazmasını Yan Bağlamış Ali Çınar türkü sözü albüm Yazmayı Oyaladım Yöre Manisa / Sakarkaya Köyü TRT Repertuar No 03635 Kaynak Kişi Hüseyin Dülgerhan Derleyen Ümit Bekizağa Notaya Alan Ümit Bekizağa türkü sözü türkü notası albüm Yedi Derya Sohbetini Söz Virani Müzik Hasan Albayrak türkü sözü albüm Yel Eser Kum Savrulur-1 Yöre Elazığ TRT Repertuar No 02556 Kaynak Kişi Hafız Osman Öge Derleyen Banttan Yazıldı Notaya Alan Mehmet Özbek türkü sözü türkü notası albüm Yel Eser Kum Savrulur-2 Yöre Bilecik TRT Repertuar No 02763 Kaynak Kişi Kazım Derleyen Ankara Devlet Konservatuarı Notaya Alan Emin Aldemir türkü sözü türkü notası albüm Yemeklerden Üç Yemek Var Sevilir Yöre Erzurum TRT Repertuar No 03483 Kaynak Kişi Abdurrahman Yörüktümen Derleyen Mustafa Hoşsu Notaya Alan Mustafa Hoşsu türkü sözü türkü notası albüm Yemen Bizim Neyimize İsmail Özden türkü sözü albüm Yemen Ellerinden Beri Gelirken Kaynak Kişi Haydar Ağbaba türkü sözü albüm Yemen Yemen Şanlı Yemen-1 Yöre Rumeli TRT Repertuar No 03329 Kaynak Kişi İlkay Şirok Derleyen İsmet Egeli Notaya Alan İsmet Egeli türkü sözü türkü notası albüm Yemen Yemen Şanlı Yemen-2 Yöre Rumeli TRT Repertuar No 03747 Kaynak Kişi Hasan Rodoplu-Cemil Şaban Derleyen Nihat Kaya türkü sözü albüm Yemenim Turalıdır Yöre Erzurum / Aşkale/Güneyçam TRT Repertuar No 02169 Kaynak Kişi Ağa Taştan Derleyen Nida Tüfekçi Notaya Alan Nida Tüfekçi türkü sözü türkü notası albüm Yemenimi Al İsterim Yöre Çankırı TRT Repertuar No 01883 Kaynak Kişi Dobi Ahmet Altuner Derleyen Ankara Devlet Konservatuarı Notaya Alan Ateş Köyoğlu türkü sözü türkü notası albüm Yemenimin Oyası Yöre İstanbul TRT Repertuar No 02381 Kaynak Kişi Yöre Ekibi Derleyen TRT İzmir Notaya Alan TRT türkü sözü türkü notası albüm Yemenimin Uçları Yöre Bolu TRT Repertuar No 01134 Kaynak Kişi Ali Murat Karageyik Derleyen Muzaffer Sarısözen Notaya Alan Muzaffer Sarısözen türkü sözü türkü notası albüm Yemenimin Yeşili Yöre İzmir TRT Repertuar No 02359 Kaynak Kişi Talip Özkan Derleyen Talip Özkan Notaya Alan Talip Özkan türkü sözü türkü notası albüm Yenge Kızın Bir Tane Yöre Rize TRT Repertuar No 01145 Kaynak Kişi Hasan Sözeri Derleyen Muzaffer Sarısözen Notaya Alan Muzaffer Sarısözen türkü sözü türkü notası albüm Yenge Yerin Dar Midür Yöre Ardahan / Dağevi Köyü Kaynak Kişi Mine Temur-Asiye Temur Derleyen Gökhan Temur Notaya Alan Gökhan Temur türkü sözü türkü notası albüm Yeni Baştan Derde Düştüm Ağlaram Bağlandi Yöre Ardahan / Çıldır Kaynak Kişi Aşık Erkani Notaya Alan Gökhan Temur türkü sözü türkü notası albüm Yeni Camide Öğle Ezanı Okundu Yöre Muğla / Bodrum TRT Repertuar No 03997 Kaynak Kişi Rüştü Gür Derleyen Yücel Paşmakçı Notaya Alan Yücel Paşmakçı türkü sözü türkü notası albüm Yeni Çıkayı Yeni De Yöre Rize TRT Repertuar No 03209 Kaynak Kişi Yöre Ekibi Derleyen Nurettin Çamlıdağ türkü sözü albüm Sayfalar [1] [2] [3] [4] [5] [6] [7] 8 [9] [10] [11] [12] [13] [14] [15] [16] [17] A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z Yörelere göre türküler Yeşil başlı gövel ördek Uçar gider göle karşı Eğricesin tel tel etmiş Döker gider yâre karşı Telli turnam sökün gelir İnci mercan yükün gelir Elvan elvan kokun gelir Yâr oturmuş yele karşı Şahinim var bazlarım var Tel alışkın sazlarım var Yâre gizli sözlerim var Diyemiyom ele karşı Hani Karac’oğlan hani Veren alır tatlı canı Yakışmazsa öldür beni Yeşil bağla ala karşı Karacaoğlan Yeşil başlı gövel ördek, Uçar gider göle karşı17. yüzyılda yaşayan Karacaoğlan doğduğu yer hakkında birçok rivayet var ama en ağır basan rivayet Osmaniye ili Düziçi ilçesi Farsak köyü. Aşk ve doğa üzerine şiir yazan Karacaoğlan, şiirlerinde gurbeti, ayrılığı, ölümü, özlemi konu edinmekte. Karacaoğlan onlarca şiiri bulunmakta. Türk edebiyatına yeni bir şiir söyleyiş biçimi getirmiştir. Ayrıca Karacaoğlan Türkçe’yi şiirlerinde yalın çapındaki şairlerimizde olan Karacaoğlan’ın “Yeşil Başlı Gövel Ördek” isimli şiiri de yine günümüze kadar ulaşmış şiirlerindendir. Yeşil Başlı Gövel Ördek şiirinin son mısraları ise şöyle;Hani Karac’oğlan hani Veren alır tatlı canı> Yeşil başlı gövel ördek Uçar gider göle karşı Eğricesin tel tel etmiş Döker gider yare karşı Sponsorlu Bağlantılar > Telli turnam sökün gelir İnci mercan yükün gelir Elvan elvan kokun gelir Yar oturmuş yele karşı> Şahinim var bazlarım var Tel alışkın sazlarım var Yare gizli sözlerim var Diyemiyom ele karşı> Hani Karac’oğlan hani Veren alır tatlı canı Yakışmazsa öldür beni Yeşil bağla ala karşı İki ördekten bir tanesi yirmi dört günlük kuluçka sürecini tamamlayıp on yumurtasından yedisinden evlat sahibi olmuş. Biz gördüğümüzde diğeri kırk gündür kuluçkadaydı. Sıcak bir yere yavruladığı için muhtemel helak olmuş yavruları. Annelik sıfatına kavuşmuş ördeğin az da olsa yaşama ihtimali olan üç yumurtasını bu kırk gündür kuluçkada olan ördeğin altına koymuş sahipleri. O da anneliği tadabilsin diye. Sahiplerinin erkek olmasından ve nice erkeklerin av ismini verdikleri hayvan katliamından duydukları gaddar zevkten yola çıkarsak; ne kadar da naif bir düşünce bu. Şehri kadar naif. Hep iki kıtayı birleştiren o koca köy/şehirden bahsederiz. Ama kimse bir yarımada/şehrin iki denizi birbirinden ayırdığından bu kadar şevkle bahsetmez. Hâlbuki her yıl mayısın ilk pazarı bir denizden bir denize Akdeniz’den Ege’ye Dostluk ve Doğa Yürüyüşü’ yapılmakta bu şehirde. Benim de öğrenip bundan bahsetmem için, yaklaşık üç sene önce Ankara’nın resmi nüfusunu benden sonra bir kişi daha rahatlatmak amacı ile Datça’ya yerleşen en yakın arkadaşımın annesi Neval Hanım’ın evine gitmem gerekti. Datça Belediyesi’nin internet sitesinden, her yıl Akdeniz’den toprak testilerle alınan deniz suyunun, katılımcıların iki saatlik yürüyüşü ile Gereme Koyu’na götürülüp Ege Denizi’nin sularına döküldüğünü öğreniyoruz. Bu muhtemelen dünyada iki deniz arasında yapılan tek yürüyüşmüş iddialarına göre. Ve aynı gün içerisinde iki denize birden girebilmenin mümkün olduğu nadir şehirlerden biri Datça. Bilmemek değil öğrenmemek ayıptan yola çıktım; bük’ kelimesinin anlamını Bodrum / Türkbükü ile özdeşleştiren hafızam, kelimenin aslında koy manasına geldiğini öğrendi burda. O iki ördekle tanıştığımız yerin adı Hayıtbükü idi. Anne ördek sarı-siyah renkli yavrularını askeri nizamda gezdirirken, gölgesi az sıcağı çok bir ağacın altında kırk gündür sadece su içmek için yerinden kalkan anne olmayı bekleyen ördeğin hikâyesi, yalnız insanların yaşadığı söylenen bu şehirde, yalnız, insanların yaşama hakkının düşünülmediğini de gözler önüne serdi. Seramikçilik denen toprağa şekil ve can verme sanatı ve bu sanatın olmazsa olmazı seramik fırını, eskiden yaşadığı kalabalık ve dumanlı şehrin dumanına duman katmış olmalı ki; büyükşehirde yalnız kalanlar kervanına katılmış Neval Hanım. Önce ver elini Bodrum, sonrası malum. Datça’da ama Datça’ya on dokuz kilometre uzakta zeytinliklerle denize uzanan bir arazide üç katlı bir evin en üst katında, bahçede de atölyesi ile beraber karşılıyor bizi. Bitki örtüsü ve yollar sanki Akdeniz ama ikliminde Ege’nin tatlı esintisi var. Öyle ki hem Akdeniz’in baygın bakışlı sıcağı, hem Ege’nin efeliği. Kanında birbirine karışmadan dolaşan anason sarhoşluğu ve zeytinyağının diriliği. Hem eğlenceli, hem sakin. Hem esintili, hem dingin. Şimdilik seramikten mumluklar yapmakla meşgul Neval Hanım. Balık şekilleri denemiş arkalarına Datça’ya geleli beri karaladığı bir hikâyeden cümleler kazıyarak. “Kışını yaşamalısınız buraların” diyor kızına ve bana. Biz, iki kız ve bir erkekten oluşan çocuk güruhunu idare etmeye çalışırken, yüzündeki genç anneanne gülümsemesi hiç eksilmeden. İnsanın kendine güvenen bir annesi olması moda değil artık. Ama kendine böylesine güvenen bir anneannesi olması; kızlar için ne büyük bir nimet. Birbirinden güzel dört kadınla geçirdiğimiz otuz dört saatimizden sonra mutlu ve yorgun otobüsümüze biniyoruz oğlum ve ben. Arkadaşımın büyük kızı İnci arkamızdan su dökerken “Aslında ara misafirlerimize su dökmeyiz bir burda” diyor anneanne. “Ama siz Şubat’ta tekrar gelin diye bir istisna uyguladık bu sefer.” Datça’da yaşayan ama “Ben buralı da değilim artık, yapıştığımı sandığım koca bir şehri bıraktıktan sonra her yer bana memleket” diyen Neval Hanım’ı düşünürken, aşağıda, otobüsün bagajında, çantamda, kırılmasın diye sıkı sıkı kâğıtlara sarmalayarak denizinden kopardığım balık figürüne gidiyor aklım. Ve onun arkasındaki aslında tüm bunları özetleyebilecek olan cümleye. İşte o zaman söyleyecek söz kalmıyor geriye …dağlardan denize inmelisin… *** Not Neval Hanım artık da s/b/izlerle. Yazı dolaşımı

yeşil başlı gövel ördek hikayesi