yıkanmadan tüketilen sebze ve meyveler hangi hastalıklara yol açar

Site De Rencontres Avec Des Hommes Riches. - 1645 Güncelleme - 1649 Taze tüketilen sebze ve meyvelerin üzerinde hastalanmanıza yol açan bakteriler var! Çukurova Üniversitesi ÇÜ Ziraat Fakültesi Fitopatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yeşim Aysan, taze tüketilen sebze ve meyvelerin üzerinde insanlara zarar vererek hastalanmalarına yol açan bakterilerin olduğunu Dr. Yeşim Aysan, yaptığı açıklamada, taze tüketilen besinlerle insana bulaşan ve hastalık yapan bakteriyel etmenlerin, taşıyıcı olarak bitkilerle hayvanları kullandığını belirterek, "Bu bakteriyel etmenler bitkileri hastalandırmamakla birlikte, taze tüketilen sebze/meyvelere bulaşarak insanları hastalandırıyor. Tarımsal alanlarda bulunan, bitkide hastalık yapan bakterilerle akraba olan, insanda hastalık yapan bakteri türlerinin isimleri 'Salmonella' ve patojenik 'Escherichiacoli’dir. Bitkiye bulaşıp onu tüketen insana zarar veren bu bakteriler, bitkiden beslenir ve bitki yüzeyinde yaşamlarını sürdürürler" dedi.“BAKTERİLER İNSANDA AĞIR ENFEKSİYONA YOL AÇIYOR.”'Salmonellaenterica'nın bağırsak enfeksiyonuna neden olan bir bakteri olduğunu ve pişirilmeden tüketilen hayvansal besinlerden ve sebze meyvelerden insana bulaştığını kaydeden Prof. Dr. Aysan, koli basili olarak bilinen Escherichiacoli'nin memeli hayvanların kalın bağırsağında yaşayan faydalı bakteri türlerinden biri olmasına karşın, insanda kanlı ishale ve ölüme yol açabildiğine dikkat çekti. Bu bakterilerin pişirilmeden taze tüketilen besinlerden insana bulaştığını vurgulayan Prof. Dr. Aysan, “Genellikle bu bakterileri tarımsal alanlara, hayvan dışkıları getirir veya kanalizasyon karışmış sularla tarım alanları sulanırsa bitkiler bu insan patojeni bakterilerle buluşur.” diye konuştu. İNSANLARA BULAŞMAMASI İÇİN NELER YAPILMALI?Alınması gereken önlemler konusunda da bilgi veren Prof. Dr. Yeşim Aysan, yapılacak ilk işlemin bu insan patojenlerinin tarlaya bulaşmasını önlemek için tedbirler alınması gerektiğini söyledi, bu tedbirleri de şöyle sıraladı"Yanmamış hayvan gübresi kullanılmamalıdır. Hayvan dışkısı tarım alanlarının uzağında ve korumalı bir bölgede çıplak elle dokunulmamalı ve üretim alanından uzak dışkısının veya kanalizasyon sularının nehirlere, derelere, sulama suyuna ve yeraltına suyuna karışması tohumlar da bu insan patojenleriyle bulaşık olmamalıdır. Gerekirse uygun tohum uygulamaları alanında çalışan işçiler genel temizlik önlemlerine dikkat etmeli, işçiler eldivenli çalışmalı ve her tuvaletten çıkışta ellerini iyice suyla ve sabunla alınan sebze meyveler taze tüketimden önce iyice klorlu suyla yıkanmalı, gerekirse sirkeli suda veya çok az oranda dezenfektan eklenmiş suda oteller ve tatil köylerinde misafirlere sunulacak taze sebze ve meyvelerin üretildiği koşullar bilinmeli veya istenilen kurallara uyan çiftçilerle anlaşmalı üretim altı yetiştiriciliği daha korunaklı olduğundan öncelikle burada yetiştirilen ürünler tercih endüstrisinde kullanılacak olan suların öncelikle mikrobiyolojik açıdan temiz olması gerekir."İHA Geçmiş yıllarda tamamen doğal ortamlara yetiştirilen meyve sebzeler için artık ne yazık ki çeşitli kimyasallar kullanılmaktadır. Bu kimyasalların yetiştirilen ürünlerin üzerine yapışıp kalması ve iyice temizlenmeden tüketilmesi halinde doğal olarak insan bünyesinin kaldıramayacağı bir durum ortaya çıkar. Sonuç olarak kişilerin hastalıklara yakalanma olasılığı da fazlalaşmıştır. Görülen hastalıkların başında tüm vücudu etkileyecek solunum yolu enfeksiyonları, böbrek hastalıkları ve bağışıklık sisteminin çökmesine neden olan birçok hastalık gelir. Önlem Amaçlı Ne Yapılabilir? Meyve ve sebzelerden gelebilecek bakteri ya da kimyasalları vücudunuza sokmamak için evlerinizde bazı önemler alabilirsiniz. Son zamanlarda hijyen sağlama konusunda adını sık sık duyuran sirkeden faydalanılabilir. Sebzeleri ve meyveleri sirkeli su içinde iyice yıkadıktan sonra tekrar su ile durulayarak tüketmek bir bakımdan daha sağlıklı olacaktır. Sadece su ya da sıcak suyla yıkamak ağır kimyasalları gidermeyeceğinden farklı bir önlem almak daha doğrudur. Bunun dışında kesinlikle hiçbir sebze ve meyvenin yıkanmanda tüketilmemesi gerekir. Hangi Hastalıklardan Korunmalıdır? En başta bağışıklık sisteminin zarar görmesine neden olan hastalıklara karşı vücudun korunması gereklidir. Çünkü bağışıklık sisteminin zarar görmesi beraberinde birçok hastalığı peşinden sürükleyebilir. Bu durumun en ileri safhasında ölümlere bile yol açabilen kanser türlerine varılabilir. Başa dön tuşu Son günlerde yaşanan ve tüm dünyayı etkisi altına alan salgın hastalığa karşı çevremizdeki her nesnenin iyice dezenfekte edilmesi gerekmektedir. Bunların başında elbette gıdalar bulunmaktadır. Sebze ve meyvelerin iyice yıkanması hem corona virüse karşı alınması gereken bir önlem, hem de sebze ve meyve yetiştiriciliğinde kullanılan tarım ilaçlarının ürünlerin üzerinden arınması için önemlidir. Konuyla ilgili uzmanların farklı önerileri ve düşünceleri olsa da hepsinin ortak görüşü sebze ve meyvelerin bol su ile iyice yıkanmasıdır. Muz, portakal gibi kabuklu gıdaların mikroplardan arınması daha kolayken, marul, brokoli gibi yapraklı ve çiçekli gıdaların temizlenmesi zordur. Bundan dolayı yapraklı ve çiçekli sebze- meyvelerin yıkanmasına daha dikkat edilmelidir. SEBZE VE MEYVELER NASIL YIKANMALIDIR? Temas ve solunum yoluyla bulaşan corona virüse karşı alınan önlemlerin başında eve alınan her ürünün iyice yıkanması ve ardından kullanılmaya başlanması önerilmektedir. Özellikle gıdaların tüketilmeden önce çok dikkatli temizlenmesi gerekir. Corona virüsün bulaşmasından ziyade sebze ve meyve yetiştiricilerin bahçelerde haşeratlara karışı kullandıkları tarım ilaçları da insan sağlığını olmuşuz etkilemektedir. Yaygın olarak kullanılan tarım ilaçları sebze ve meyvelerin doğal yapısını bozarak hem besin değerlerini kalitesini bozmakta he de sağlıklı diye tükettiğimiz sebze meyveler sağlığımızı olumsuz etkilemektedir. Hatta bu tarım ilaçlarının insan kanser gibi pek çok tehlikeli hastalıklara neden olduğu bilinmektedir. Uzmanların önerilerine göre sebze ve meyve yıkarken dikkat edilmesi gerekenler 1- Karbonatlı Su Bol su ile yıkadıktan sonra gıdaların üzerinde kalan pestisitin iyice arınması için büyük bir kabın içerisine su doldurduktan sonra 1-2 çay kaşığı kadar karbonat eklenir ve takribi 15 dakika bekletilir. Ardından yine musluk suyu ile yıkanarak arındırılır. Ancak ürünler ne kadar yıkanırsa yıkansın eğer kendi yetiştirdiğiniz meyve sebzeler değilse kabuklu ise kabuğunu soyarak tüketilmesi önerilir. Böylece hem meyve ve sebzelerdeki pestisit miktarı azalır hem de corona virüs tehlikesine karşı sıkı bir önlem alınış olur. 2- Sirkeli Su Sebze ve meyvelerin bol su ile iyice yıkanmasının ardından bir kabın içerisine 1-2 çorba kaşığı beyaz sirke ekleyerek 7-8 dakika bekletilmesi önerilir. Sirkenin antiseptik özelliği sayesinde sebze ve meyvelerin üzerindeki mikrop ve zararlı maddelerden kısa sürede arınacağı belirtilir. Çok etkili bir dezenfektan olan sirke, antibakteriyel özelliği sayesinde gıdaların temizleyip arındırırken bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı korumaktadır. Bundan dolayı gıdaların sirke ile temizlenmesi ve tavsiye edilmektedir. 3- Bol Su Eğer alerjik ya da başka bir nedenden dolayı sebze ve meyveleri temizlerken sirke veya karbonat kullanılmak istemiyorsa, taneli, yapraklı ve çiçekli sebze ve meyvelerin tek tek yıkanması ve suyun içerisinde 5-6 dakika bekletilmesi gerekir. Özellikle brokoli, marul ve lahana parçalarına ayrılarak iyice yıkanması önerilmektedir. Zira bu tip yapraklı sebze ve meyvelerin aralarında tarım ilacı ya da diğer maddelerden arındırılması zor olabilir. Örneğin marulları yıkarken yaprakları tek tek alınarak akan suyun altından geçirilmeli ve ardından su dolu kabın içerisinde 5-6 dakika kadar bekletilmelidir. Bekletme işlemi bittikten sonra da tekrar akan su ile yıkanıp tüketilebilmektedir. Paraziter enfeksiyonlar, dünyada ve ülkemizde en sık görülen hastalıklar arasındadır. Gelişmekte olan ülkelerde daha sık rastlanır. Fatalite yönünden değilse de beslenme bozuklukları, iş gücü kaybı, verim düşüklüğü dolayısıyla ekonomik kayıplar, zeka ve gelişme gerilikleri gibi zararlara yol açmasıyla halk sağlığı sorunlarından biridir. Parazitlerin çoğunun insan dışında bir hayat dönemlerinin olması ılıman iklimlerde daha çok görülmelerine yol açar. Bir çok parazit fekal-oral bulaştığı içinde kişisel hijyen ve çevre şartlarının yetersizliği parazit enfeksiyonlarının görülme sıklığını arttırır. Parazitlerin bir kısmı içme suları, çeşitli besinler veya enfekte ellerle direkt olarak ağız yoluyla sindirim kanalından bulaşır. Parazit Türleri Nelerdir? İç ve dış parazitler olarak çeşitlendirilen parazitlerden bit ve kene gibileri dış parazitlere örnek verilebilir. İç parazitlere örnek olarak da bağırsak kurtları en güzel örnektir. Solucanlar Bu parazitler dış etkenlere karşı oldukça dayanıklı bir yapıdadır. En belirgin göstergesi ise ishaldir. Kıl Kurdu Ufak beyaz renkte olan kıl kurtları dışkı üzerinde tutunarak dışarı çıktıklarında gözle görülebilir biçimde hareket ederler. Kalın bağırsak ve civarında daha sık görülen bu canlılar ishale ve sancıya yol açabilirler. Mide Parazitleri Tenya Özellikle otlak alanlarda yer alan sığır ve koyun gibi canlılara bulaşırlar. Bu nedenle bu tür hayvanların etlerini tüketirken iyice pişirilerek tüketilmesi şiddetle önerilir. Başta halsizlik olarak görülmekle beraber iştahlı olunmasına rağmen zayıflık, baş dönmeleri, anüs etrafında kaşıntı ve felce kadar varan sinirsel rahatsızlıklar görülebilmektedir. Parazitler Hangi Yollarla Vücuda Girerler? Sindirim yolu ile Parazitlerin yumurta veya larvaları ile bulaşık sebze, meyve, içme suyu ve bazı gıda maddelerinin tüketilmesi ile gerçekleşir. İyi yıkanmadan, çiğ ya da az pişmiş olarak tüketilen gıda maddelerini et, kıyma, yeşil salata tüketen insanlar, bu yolla parazitleri alırlar. Solunum yolu ile Toz ve toprak ile hayvanların kuruyan dışkılarında bulunan parazitler havalanır. Havada uçuşan bu yumurtalar solunum yolu ile alınarak akciğerlere yerleşir. Temas yolu ile Uyuz, bit, vb. parazitler kontakt temas ile bulaşırlar. Plesenta ile Enfekte anneden plesenta yolu ile bebeğe geçen parazitler de vardır. Bu tip parazitler emzirme ile de geçerler. Sokucu eklem bacaklılarla Sıtmanın sivrisinekle geçişi bu tür bir bulaşmadır. Parazitlerin Olduğunu Gösteren Belirtiler Yorgunluk ve halsizlik Kusma Kilo artışı veya ani kilo kaybı Deri hastalıkları Eklem ağrıları Karın ağrısı Kabızlık veya şiddetli ishal Vajinal enfeksiyon Parazit Hastalıklarla Mücadele Yolları Genel korunmada başta gelen ilke halkın eğitilmesidir. Sosyal yaşam koşulları iyileştirilmelidir. Sebze ve meyve bahçelerini sulamak için kullanılan sulara kanalizasyon suyunun karışmamış olması gerekir. İçme ve kullanma suları klorlanmış olmalıdır. İnsan dışkısı gübre olarak kullanılmamalıdır. Kırsal kesimdeki helaların sıhhi olmasına dikkat edilmelidir. Parazitlerin olumsuz etkilerinden tamamen korunabilmek için geliştirilmiş herhangi bir ilaç veya aşı bulunmamaktadır. Bu nedenle aşağıda yer alan uyarıları bireysel olarak herkes gerçekleştirdiğinde büyük ölçüde parazitlerin neden olduğu hastalıklardan korunmuş olunur. Kişisel hijyene dikkat etmek Elleri sık sık ve bol sabunla yıkamak gibi, Tuvalet kullanımından sonra elleri bol su ve sabunla yıkamak, Elleri yıkamak için suyun ve sabunun olmadığı yerlerde alkol bazlı sıvı dezenfekten kullanmak, Güvenilmeyen ve temiz olmayan suları içmemek, Hiçbir arıtmaya tabi tutulmadan doğrudan gelen su göl, dere kuyu vb tüketmeden evvel en az 10 dakika kaynatılmalı, Deniz, göl ve akarsularda yüzerken su yutmamaya özen gösterilmeli, Çiğ veya az pişmiş hayvan eti yememek, Çiğ tüketilen sebze ve meyveleri iyice yıkamadan yememek, Korunmasız cinsel ilişkiden kaçınmak.

yıkanmadan tüketilen sebze ve meyveler hangi hastalıklara yol açar